Hemen belirteyim Melih Akdoğan ile sadece soyadı benzerliğimiz var ama kendisi her daim kardeşimdir 🙂 . Melih ile ilk tanışmamız Couchsurfing‘teki mesajını görmemle başladı. İki teker üstünde bir arkadaşı ile birlikte Edirne’den İzmir’e geleceklermiş. İlk uzun yol deneyimini yaşayacağını öğrenince bize davet ettim. İzmir’de bir kaç gün birlikte vakit geçirdik, uzun uzadıya sohbetler ettik.
İlk uzun yolunu bitirdiği günlerde bana heyecanla Avrupa turu planlarını anlattı. Heyecanını görmeliydiniz, anlattıkça daha bir keyifleniyordu. Aradan zaman geçti ve Melih Akdoğan hazırlıklarını tamamlayarak iki teker üstünde Avrupa’yı keşfe çıktı. Bu arada çok güzel bir karar alarak blog yazmaya başladı. İyiki de yazmaya başlamış, yazılarını okumaya doyamazsınız. Melih Akdoğan Türkiye’den Amsterdam’a uzanan yolculuğunu blogunda son derece samimi bir dille sürekli aktardı. Ben de bir çok kişi gibi Melih’in seyahatini izlemekten ve yazılarını okumaktan çok keyif aldım.
Melih bu aralar yeni seyahat planları yapıyor. Öyle bir gizlilik içinde ki herşey sanırsın adam NASA için uzay bisikleti filan tasarlıyor 🙂 Şaka bir yana bir kaç tüyo almadım değil ama burada yazmayacağım. Meraklısı Melih’in blogunu takip edebilir ve çok yakında çıkacağı seyahati vakti geldiğinde öğrenebilir.
İki teker üstünde seyahat edenler yürüyerek seyahat edenleri en iyi anlayan gezgin modeli diyebilirim. Bir nevi gizli dostluk vardır aralarında. Kişisel olarak da iki teker üstünde seyahat edenlere büyük saygım vardır. Ben de uzun yıllar bisiklet kullandım ve kendimce uzun yollara çıktım. Yine de yoldan çıkmak için bisiklet dahil tüm araçları bir kenara bırakıp ayaklarımı kullanmak durumundayım.
Kimbilir belki Gürkan Genç, Enes Şensoy (Nam-ı değer Canavar’ül Velosipet) ve Melih Akdoğan gibi bisiklet turcularını takip ede ede günün birinde gaza gelir ve bisiklete ani bir dönüş yapabilirim.
İki Teker Seyahatleri Yapan Melih AKDOĞAN Kimdir?
Gelin Melih’i kendi sözleriyle tanıyalım.
1991 yılında İzmir/Konakta doğdum. Bursa Anadolu Erkek Lisesi, Bilkent üniversitesi ve Trakya Üniversitesinde nasıl daha çok para kazanılabileceği ve rahat bir hayatın paradan ibaret olduğunu vurgulayan bir eğitim sisteminden geçtim.
Antin kuntin diye tabir edilen şeyler nedense benim ilgimi çeken şeyler oluyordu. Bisiklet maceramda otobüs zamlarını protesto etmek amacıyla taksitle bir bisiklet almam ile başladı. Kart dolumuna vereceğim parayı takside ödemek daha mantıklıydı. Okula işe bisikletle gitmenin yanında çevremi keşfetmeye de başladım. Tanıştığım çeşitli kişiler dikkatimi bisiklet ile yapılan seyahatlere çekti. Çevremde gezecek yer kalmayınca ilk uzun turumu Edirne-İzmir(750km) arası yaptım. Bu tur hayatımın dönüm noktası oldu ve bisiklet ile heryere gidilebileceğini keşfettim. Türkiye-Amsterdam turu(4700km) yaparak sınırlarımı test ettim. Şimdi bambaşka bir turun hayallerini kuruyorum ve bunu gerçekleştirmek için hazırlıklar yapıyorum.
Melih ile yaptığım söyleşiyi okumak için: https://yoldakal.com/yol-sohbetleri-dunyanin-pedali/
