Bambularla ilk karşılaşmam iş amacıyla sık sık ziyaret ettiğim Çin’de olmuştu. O zamanki cahilliğim ile bambuyu uzak Asya’ya özgü bir bitki sanıyordum. Ta ki Karayipler’in güneyinde bulunan Trinidad adasında “Bambu Katedrali”ni görene kadar. Meğerse bambu Karayiplerde ve hatta Venezuela’da da yetişiyormuş.
Bambu 30 cm ile 40 metre arasında değişen boya sahip, buğdaygiller ailesine ait bir tür bitki. Pandaların keyifle kemirdiği, çeşitli mobilyaların yapıldığı son derece dayanıklı ve esnek bir yapıya sahip. Trinidad adasının dört bir yanında yer alan yağmur ormanlarında yerli bambu türleri oldukça fazla yer kaplar. Adada bambuların yetiştiği bir çok yere ulaşım oldukça kolaydır. Bu sebeple Rattan mobilyalarda kullanılmak üzere yasadışı kesimler adadaki bambu nüfusunu tehlike altına sokuyor. Mobilya ve inşaat sektörünün yanında her sene Hinduların kutladığı Diwali bayramında kullanılan dekoratif yapılarda kullanmak için çok sayıda bambu kesilmekte.
Tekneyi bağladığımız Chaguaramas yat limanından kısa bir araç yolculuğu ile Macqueripe körfezinin çevresini saran Bambu Katedrali’ne ulaşıyoruz. Devasa bambuların nazikçe kıvrılarak kemerler oluşturduğu yollarda yürüyüş yapmak son derece etkileyici bir deneyim. Rüzgarla hafifçe sağa sola sallanan binlerce bambunun ortasında yaprakların hışırtısı “biraz daha dolaş buralarda” der gibiydi. Adada yaşayan uluyan maymunların da zaman zaman patikaların yakınlarına kadar geldiğini duydum. Bambu Katedrali patikalarında yürürken çok uzaklardan seslerini duymuş olsam da yakından görme fırsatını yakalayamadım.
Ulaşım
Chaguaramas’a ulaştıktan sonra 1. iskelenin (Pier 1) sağ tarafında “the Base” adlı bir sığınak göreceksiniz. Buraya varmadan az önce kuzeye dönerek yolu takip edin. Macqueripe körfezine 400 metre kala sağ tarafta Bambu Katedrali (Bamboo Cathedral) tabelasını takip edin. Patika girişi bariyer ile araçlara kapalıdır. Yakın bir bölgeye aracınızı park edip patikanın tadını çıkarabilirsiniz.
